3 Temmuz 2023 Pazartesi

Antik Türk Anıt Taşları: Balballar

Antik Türk kültürü, Orta Asya'da Türk halklarının tarih öncesi dönemlerine kadar uzanan zengin bir mirasa sahiptir. Bu dönemlerde, Türk toplulukları için önemli olan pek çok gelenek ve ritüel vardı. Bunlardan biri de anıt taşlarıydı. Balballar, antik Türk anıt veya mezar taşları olarak bilinir ve günümüze kadar ulaşabilen önemli arkeolojik bulgulardandır.



Geçmişte yapılmış olan bir çok kazıda ortaya çıkan bulgular, balbalların sadece mezar anıtı olmadığı yönünde fikir vermiştir. Balballar yerine ve dönemine göre, anısına yapılan kişinin unutulmaması veya izinin dünyadan silinmemesi için de yapılmış olabilir. Yani sadece ölen önemli kişilerin mezar taşı değil, anıt taşı amacıyla yapılmış olabilirler. Ayrıca Türklerde İslamiyet öncesi ölü gömme adetlerinin şimdiden çok farklı olduğu biliniyor. Bu yüzden balballara mezar taşı demek görece yanlış bir yorum olabilir. Balballar zamanına ve yerine göre mezar taşı olarak da kullanıldığından dolayı Türklerin ölü gömme adetleri ile doğrudan ilintili bir konudur. Bununla ilgili daha ayrıntılı bilgi edinmek için, Arkeofili yazarı Elif Patan’a ait olan, “İslamiyet Öncesi Türklerde Ölü Gömme Adetleri” adlı makaleyi okumanızı tavsiye ediyorum. Kitap olarak ise, belli bir dönemi anlatsa da genel hatlarıyla konuyla alakalı fikir vereceğini düşündüğüm bir eser olarak: “Kabalcı Yayınları, Jean Paul Roux – Altay Türklerinde Ölüm “ adlı kitabı önerebilirim.  Şimdi tekrar konuya geri dönmek istiyorum.





Balbal kelimesi, Türkçe'de "insan" veya "heykel" anlamına gelir. Bu kelime, Türk dilinin eski dönemlerine kadar uzanan kökene sahiptir. Balbal, eski Türk dili ve mitolojisinde önemli bir yere sahip olan "bal" kelimesinden türetildiği düşünülmektedir. "Bal" kelimesi, Türk mitolojisinde ruhu temsil eden bir kavramdır. Eski Türk inanç sisteminin geç diyebileceğimiz dönemlerinde, insanların ruhlarının ölümden sonra öbür dünyaya geçtiğine inanıyordu ve bu ruhların hatırasını canlı tutmak amacıyla balballar dikilirdi. Bu nedenle, balballar "insan heykelleri" veya "ruh heykelleri" olarak anılır. Balbal kelimesi, tahmini olarak M.S 600 yıllarından sonra  antik Türk toplumunda mezar taşlarını ifade etmek için kullanılmaya başlandı.

Balbal Varyasyonları

Balballar, genellikle Türk halklarının kurgan adı verilen mezar höyüklerinde bulunan taşlardır. Bu taşlar, genellikle kenarları oval, dikdörtgen şeklinde olup, üzerlerine kazınmış veya kabartma olarak işlenmiş figürler ve semboller taşır. Balballar, genellikle mermer,  kireçtaşı, andezit veya granit gibi dayanıklı taşlardan yapılmıştır. Bu anıt taşları ölen kişinin mezarını işaretlemek veya anısını yaşatmak için kullanılmışlardır ve üzerindeki figürler, ölen kişinin sosyal statüsünü, karakterini ve inançlarını yansıtır. Örneğin, at figürleri sıklıkla kullanılan sembollerdir ve Türk kültüründe gücü ve zenginliği temsil eder. Ayrıca, kuş, geyik, dağ keçisi, boğa gibi hayvan motifleri de balballarda sıkça kullanılan semboller arasındadır.

Bazı başlıca Balbal figürleri:

  • At, Türk kültüründe önemli bir yer tutar. Balballarda at motifleri sıkça görülür ve genellikle ölen kişinin askeri başarılarını, liderlik yeteneklerini ve gücünü sembolize eder. At aynı zamanda kutsal bir hayvan olarak kabul edilir ve ölen kişinin ruhunun öbür dünyaya geçişini temsil eder.
  • Kuş: Kuş, Türk mitolojisinde önemli bir semboldür. Balballarda kuş motifleri genellikle özgürlüğü, maneviyatı ve ruhun ölümsüzlüğünü temsil eder. Ayrıca, kuşlar ölen kişinin ruhunun öbür dünyaya geçtiğine inanılan bir köprü rolü üstlenir. Kuşlar aynı zamanda doğa ve gökyüzü ile ilişkilendirilen kutsal varlıklar olarak da kabul edilir.
  • Geyik: Geyik, balballarda sıkça kullanılan bir semboldür. Geyik, bereket, zenginlik ve bolluk sembolüdür. Aynı zamanda doğanın gücünü ve bereketini temsil eden bir figürdür. Geyik, ölen kişinin refahı ve zenginliği için dileklerin ifadesi olarak da kullanılabilir.
  • Boğa: Boğa, gücü, erkekliği ve kahramanlığı temsil eden bir semboldür. Balballarda boğa motifleri, ölen kişinin cesaretini ve savaşçı niteliklerini yansıtır. Aynı zamanda doğal döngü, bereket ve toprakla ilişkilendirilen bir simgedir.
  • Kadeh: Kan kardeşliği gibi Tolu da Tengri'ye olan bağlılığı ifade eder. Ant içmek gibi verilen ve yerine getirilen sözlerin ve bu sözlerin verdiği onurun simgesidir. Kadeh kaldırmak gibi saygının göstergesidir. Ölümü tatmak gibi ölenin yeni yolculuğunu ortaya koyar. "Ecel şerbeti", "ölüm şerbeti" ve "şehadet şerbeti" gibi Türklerin İslam sonrası da kullandığı bu sözlerin kökeninde yeni yolculuğun tadına varılmaya başlandığının izleri bulunur. Taşlar, Türk'ün düşmanları değil, kendi ölüm yolculuklarını anlatır, gömüsünü işaret eder ve bedenini tasvir eder.

Balbalların tarihi ve kökeni, Orta Asya'da Türk halklarının yaşadığı dönemlere kadar uzanır. İlk balbalların M.Ö. 6. yüzyıla kadar uzandığı düşünülmektedir. Bu dönemlerde, Türk toplulukları göçebe hayat sürerken, balballar mezarlarının üzerine dikiliyor ve bu taşlar aracılığıyla atalarını anma geleneğini sürdürüyorlardı. Balbalların kimler tarafından dikildiği, kökenlerinin nerelere dayandığı ve ilk olarak ne zaman yapıldığı gibi sorulara araştırmacılar sürekli cevaplar aramaktadır. Günümüzde de ilgi çeken bu konu hala tam olarak çözülememiştir. Balballar üzerinde geniş ve kapsamlı bir çalışma yapılmamış olsa da, Orta Asya halklarına dayandırılan bir kaynak da bulunmaktadır. Orta Asya halklarına dayandırılan bir diğer kaynak ise göçebe yaşam biçiminde hayatlarını sürdüren insanlar arasında yaygındır. Tarihin sessiz tanıkları olan Balballar, Orta Asya bozkırlarında uçsuz bucaksız bir alanda sıklıkla karşımıza çıkmaktadır ve Eski Türk toplumlarında (İskit, Hun, Göktürk) da yoğun bir şekilde kullanılmıştır. Bazı balballar, etrafında kilometrelerce hiç bir şeyin olmadığı bozkırların ortasında keşfedilmiştir. Bu keşfedilen balbalların ıssız yerlerde olmasının sebebi olarak; göçebe olan Türklerin bu eserleri yaptıktan sonra obayı terk edip geride bir şey bırakmadıkları düşünülmektedir.

Göktürk Dönemine ait Balbal


En eski balballar, Orta Asya'da, özellikle bugünkü Moğolistan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan gibi bölgelerde bulunmuştur. Bu bölgeler, antik Türk toplumlarının yaşadığı ve Türk kültürünün köklerinin atıldığı yerlerdir.Balbalların bulunduğu bölge olarak öne çıkan yerler arasında Xiongnu, Hun, Göktürk ve Uygur gibi antik Türk toplumlarının egemen olduğu alanlar yer alır. Bu bölgelerdeki arkeolojik kazılar ve keşifler, balbalların Orta Asya'da uzun bir geçmişi olduğunu göstermektedir.
Örneğin, Moğolistan'daki Orhun Vadisi, Türk tarihi ve kültürü açısından önemli bir bölgedir ve birçok antik Türk mezarı ve balbalı içeren birçok arkeolojik alan bulunur. Orhun Vadisi'nde bulunan Göktürk Yazıtları, Türk dilinin en eski yazılı belgelerinden biridir ve balballarla birlikte değerli bir kültürel miras oluşturur. Bunun yanı sıra, Kazakistan'ın Altay ve Tyan Şan dağları gibi bölgeleri, balbalların keşfedildiği diğer önemli alanlardır. Bu bölgelerdeki arkeolojik kazılar ve araştırmalar, antik Türk mezarlarında çok sayıda balbalın bulunduğunu ortaya koymuştur.

Fotoğraf Ufuk Özgöz'ün Orta Asya Seyahati sırasında Moğolistan'da çekilmiştir.
Bir Balbal'ın insan boyutuna oranı


Balbalların kökeni hakkında kesin bir bilgi olmamakla birlikte, genellikle Türk halklarının kültürel ve dini inançlarına dayandığı düşünülmektedir. Bu anıt taşlar, Türk mitolojisindeki önemli sembollerin ve inanç sistemlerinin bir yansıması olarak kabul edilir; antik Türk toplumunun yaşam tarzı, inançları ve sanat anlayışı hakkında değerli ipuçları sunar. Ancak, balbalların korunması gereken önemli kültürel varlıklar olduğunu belirtmek önemlidir. Balballar, zaman içinde erozyona, hava koşullarına ve insan faaliyetlerine maruz kalarak zarar görebilir. Bu nedenle, arkeologlar ve koruma uzmanları, balbalların korunması ve gelecek nesillere aktarılması için çeşitli önlemler almaktadır.

Kaynaklar:

Kara, T. (2009). Anadolu'daki Bazı Erken Türk Mezarlarında Bulunan Taşlar ve Bunların İlgili Oldukları İnanç Sistemleri Üzerine Bir Deneme. Türk Arkeoloji Dergisi, 1(1), 1-22.
Hacıoğlu, M. (2015). Türk Dünyasında Bazalttan Yapılan Bazı Mezar Taşlarının Değerlendirilmesi. Türk Dünyası Sosyal Bilimler Dergisi, 1(2), 19-38.
Öz, A. (2018). Erken Türk Mezar Taşları Üzerindeki Sembollerin Anlamları Üzerine Bir İnceleme. Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Dergisi, 3(2), 123-136.

Bilgin, V. (2020). Balballar: Türk Tarihindeki İzler ve Anlamları. Türk Kültürü Araştırmaları, 2(1), 45-56.